O işler öyle olmuyor.

Mustafa Vardalı
3 min readJul 15, 2020

--

Peak Games, Trendyol, Teknasyon, Insider, Meditopia, Gram Games, Rollic Games ve daha önemli bir kaç oyuncu daha… Son yıllarda Türkiye’de teknoloji girişimlerinin güçlü başarı hikayelerinden sonra tekstil, maden, inşaat ve enerji işiyle uğraşan 40 yıllık holding yöneticileri bile rotayı teknoloji işlerine çevirdi. İyi bir şey tabi ama o işler öyle olmuyor.

Koç Holding, Sabancı Holding, Zorlu Holding, Doğan Holding, Turkcell, Türk Telekom ve daha onlarca kuruluş. Neredeyse hiç biri 100 bin dolarlık teknoloji ihracatı bile sağlayabilmiş değil. Daha da korkuncu, bazı küçük holdinglerin “stalk / scam” mobil uygulamalar geliştirerek uygulama marketlerinin ve reklam platformlarının sert yaptırımları ile karşı karşıya kaldıklarını üzülerek duyuyoruz. Sektörde bu gibi şeylerin konuşuluyor olması bile çok üzücü.

Peki neden olmuyor? Bu yazımda kendi gözlemlerim sonucunda bunun yanıtlarını vermeye çalışacağım.

Başarılı bir startup hikayesi yazmak için bir kahramana ihtiyacınız var.

1: Doğru girişimi veya kahraman girişimciyi bulamıyorlar! Başarılı işler sadece yetenekli ve cesur girişimcilerin elinden çıkıyor. Türkiye’de başarılı girişimcilerin hiç biri “aile serveti” yardımıyla başarı elde etmiş değil. Ailesinin desteği ile iyi eğitim alan ve bugün Türkiye’de harika değerler yaratmış bir çok girişimci sayabiliriz elbette. Fakat baktığımızda, bu kişilerin elde ettiği başarı “aile serveti” ile değil, “kişinin kendi yeteneği” ile elde edilmiş başarılar olduğunu görebiliriz.

Büyük holdingler genelde başarılı teknoloji şirketlerinden ucuz yetenek transferi yaparak başarı kazanmaya çalışıyor. Maalesef teknoloji startup’ları için bu hiç bir zaman başarının yöntemi olmadı. Nedeni çok basit! Bir kaç yıllık deneyime sahip, sadece C Level hayali olan insanlardan başarı hikayeleri çıkmaz! Bu tür kişiler sadece “kariyerine” odaklanmış olurlar. Hayalperest ve cesur olmak başarının en özel formülleridir. C Level adayı bir yetenek hayalperest ve cesur olsaydı, kendi hikayesini yazma hayalinin peşinde koşardı. C’nin peşinde değil… Zaten başarılı C Level yönetici, dahil olduğu girişimin bir parçası/ortağı oluyor. Çünkü iyi bir startup yöneticisi olmak bunu gerektirir.

Konusu açılmışken, yeni başlayan girişimcilere iki önemli tavsiye vermek isterim:

1: Yetenekli insanları işinizin bir parçası haline getirin.

2: Girişimci ruhu taşıyan ve işinize değer katan yetenekli yöneticileri ise ortağınız yapın!

Steve Jobs’un çok sevdiğim ve bana ilham veren bir sözü var:

Kazanan bir ekip kur; Şunu öğrendim ki belli şeyleri yapmada inanılmaz derecede iyi insanlar var ve bunlardan birinin yerine 50 vasat insanı koysan aynı işi görmez.”

2: Kahraman girişimcilerin yolu holdingler ile kesişmiyor! İyi bir başlangıç yapan startup sadece paraya ihtiyaç duyuyor. İhtiyacı olan para için ise hiç bir zaman holdinglerin kapısını çalmıyor. Çalacağı kapı sadece ekosistemin kalbinde olan fon sahipleri. Çünkü teknoloji fonları aynı zamanda network sahibidir. Girişimciyi anlar ve dinler. Verebilecekleri şey paradan fazlasıdır. Risk sever. Holding veya büyük şirketler girişimcinin hızına ve hayallerine uyum sağlayamaz. Ne verdiğine, ne kazanacağına bakar. Genelde geleneksel davranır.

3: Diğer nedenler: Holdinglerde teknoloji işleri, ticarette daha az deneyime sahip olan ailenin en küçüğüne teslim ediliyor. Konuya biraz daha latife ile yaklaşacak olursak; Küçük veliahtları daha çok magazin programlarından takip edebilirsiniz :)

Peki ne yapılmalı?

Fonları destekleyin! Evet bu kadar basit. Türkiye’de girişimciyi anlayan onlarca fon var ve bu fonların portföyünde çok başarılı girişimler bulunuyor. Maalesef marka veremiyorum. Zaten ekosistemin içinde olan her girişimcinin ilk uğradığı fonları hemen hemen herkes bilir. Bu fonların bir çoğunun harika yetenekli insanlar tarafından yönetildiğine de bizzat şahit oldum.

Startup’ı anlayın! Hızlanın ve egonuzu kırın: Türkiye’de hiç bir holding, iyi bir startup fikrinden daha iyi bir değer vadetmiyor. Küçücük bir fikir, yeşeriyor ve milyar dolara dönüşebiliyor. Peak Games 1.8 milyar dolara satıldı. Bu eşiği şimdilik Peak Games aşmış olabilir. Ama şundan kesinlikle eminim; gelecek 10 yıl içinde bu ülkeden en az 5 tane daha milyar dolar değerleme barajını aşan girişimler çıkacaktır. Bunu çok iyi anlayın ve öğrenin.

Dünya değişiyor ve ülke olarak buna çok iyi hazırlanmalıyız. Çok geride sayılmayız ama ileride asla değiliz. Türkiye’de muhteşem fikirlere sahip, heyecandan gözlerinin içi parlayan binlerce genç var ve hepsi desteğimizi bekliyor.

Tabi hükumete de çok görev düşüyor. Bu ayrı bir yazı konusu.

Teşekkürler…

https://twitter.com/mstfvrdl

--

--